Handenur Hancıoğlu'nun açıklamalarının devamı şu şekilde:  


 ''Asıl olan daima yaşatmaktır, yaşam her canlı için en doğal haktır.''

''1 Temmuz 2004 tarihinde yürürlüğe giren, 5199 sayılı Hayvan Hakları Koruma Kanununun,günümüzde yerel yönetimler tarafından düzgün uygulanmaması nedeniyle, bugün hayvan uyutma, yani sizin anlayacağınız tabiriyle 'öldürmeyi' durdurmak için bir arada bulunuyoruz. 

Günümüzden 15 Bin yıl önce köpekler,10 bin yıl önce ise kediler, biz insanoğlunun menfaatleri ve çıkarları doğrultusunda tarafımızca evcilleştirilmiştir. Binlerce yıl önce yaşam alanlarını elinden aldığımız yerine betonarme yapılar dikerek, doğal yaşam alanlarını katlettiğimiz bu masum canların, bugün sokaklardan tamamen yok etmeye yönelik bir politika içerisine sokulmaya çalışılmaktayız.

Whatsapp Image 2024 06 02 At 16.44.49 (1)

5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununun 3. üncü maddesinde; özel veya kamuya ait ayrımı olmadan tüm ağaçlı alanlar, bahçeler ve açık alanlar dahil olmak üzere her yer kedi ve köpeklerin doğal olarak yaşadıkları yerler yani yaşama ortamlarıdır. Hayvanlara zarar vermek, beslenmelerine engel olmak 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu gereğince cezaya tabidir.

Peki siz yetkililere soruyoruz; 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu eksiksiz uyguladınız mı? Denetlediniz mi? Köpek dövüşlerine engel olabildiniz mi? Merdiven altı üretimlerini durdurabildiniz mi? Kırsalda üretimlere çözüm buldunuz mu?  Hayvana yapılan tüm istismarları kapattınız mı? Kısırlaştırmaya ağırlık verdiniz mi? Yapacaksınız önce üretim musluğunu kapatın! Hayvan satışlarına son verin! 

Whatsapp Image 2024 06 02 At 16.44.47 (1)

Bugün geldiğimiz noktada; sokak köpekleri, sizin tabirinizle başıboş sokak köpekleri, problem midir? Evet. Çocuklarımız için bir tehdit midir? Evet. Fakat bu konunun çözümü asla ve asla cinayet değildir!
Çünkü Allah' ın yarattığı dilsiz canlara zulmeden, onları yok eden tüm topluluklar, doğal afetler, depremler ve yangınlarla cezalandırılmıştır.

Ülkemizde ötenazi, yani diğer adıyla "öldürme" tüm canlılar için yasaklanmıştır. Üstelik Türk Veteriner Hekimleri Birliği, hükümetin sunduğu sokak hayvanlarını uyutma yasa teklifinin kabul edilmesi halinde uyutma işlemi yapmayacaklarını duyurmuşlardır. Bizler sokaklarda yaşam mücadelesi veren bu masum canlılar adına her bir veteriner hekimlerimize ve teknikerlerimize sonsuz teşekkür ediyoruz. Asıl olan daima yaşatmaktır, yaşam her canlı için en doğal haktır. 

Hayvan diyerek kendinizden aşağıda gördüğümüz canlıların, yüzyılın depreminde enkaz altında kalanları kurtarabilmek için bir an bile durmadan çalıştıklarını, bazılarının bu uğurda Melek olduğunu, kimseyi kaderine terk etmediklerini unutmamalıyız! Bu masum canlılar enkaz altında canlı insan ararken, engelli insanlara yol gösterirken, çocukları rehabilite ederken, bekçilik yaparken, otlattığımız sürülerimizi ve bizleri korurken, bizlere psikolojik destek verirken, kısaca bizlere dost olurlarken iyiler, fakat hükümetin kendi çıkartmış olduğu yasaya göre hareket edemeyen, tüm bileşenlerin görevlerini yerine getirmemesi sonucunda, olmasını istemediğimiz ve yaşanan talihsiz olaylar neticesinde yaralanmalar ve ölümlerle sonuçlanan hayvan saldırıları karşısında canavar gibi gösterilerek kötü ilan edilirler. Bu durumları tüm hayvanları yok ederek önleyemeyiz, çünkü suç bireyseldir. 

5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunun 6. ıncı maddesinde, sahipsiz ya da güçten düşmüş hayvanların, 3285 sayılı Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanunu' nda öngörülen durumlar dışında öldürülmeleri yasaktır! Sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanların en hızlı şekilde yerel yönetimlerce kurulan veya izin verilen hayvan bakım evlerine götürülmesi zorunludur. Hayvanları Koruma Kanunu'nun 6. maddesi kırmızı çizgimizdir!

Uyutmak, yani diğer adıyla ötenazidir. Öldürmek yanlıştır! Uyutmaya sevimli bir görünüm vermemeliyiz. Uyutmak cinayettir.'' 

Giresun ASKF'den Giresunspor'a ziyaret Giresun ASKF'den Giresunspor'a ziyaret

Whatsapp Image 2024 06 02 At 16.44.48

 
Giresun'da çevre illerden ve ilçelerden gelen tüm hayvanseverler yasayı hep bir ağızdan protesto etti.

Editör: Ayaz Bekdemir