KATİB Karadeniz Tiyatrolar Birliği Başkanı Metin Piyale'nin kaleme aldığı 27 mart dünya tiyatro günü nedeni ile bildiri KATİB' e bağlı tiyatrolar tarafından tiyatrolar da oyun öncesinde okundu;
27 MART 2024 YEREL TİYATRO BİLDİRİSİ (KATİB)
Okumak her yaşta keyiflidir. Okumanın da kendi içinde türleri vardır. Farklı yaş aralıklarında aynı kitabı okusanız bile farklı çıkarımlar yaparsınız. 20 yaşında okuduğunuz kitabı dönüp 30 unda 40 ında okuduğunuzda yeni anlamlar bulur, bir şeyleri kaçırdığınızı düşünürsünüz. Tiyatro için de benzer şeyler söylemek mümkün. İzlediğiniz bir oyunu yıllar sonra yeniden izlerseniz, farklı bir yönetmenden izlerseniz, farklı oyunculardan izlerseniz sizde bıraktığı iz bambaşka olur. Çünkü oyun yazarının yazdığı eserden farklı bakış açısıyla, farklı anlatılar ortaya çıkaran yönetmen ve oyuncularla karşılaşırsınız. Sanatın genel olarak insanlarda hayranlık uyandıran gücü buradan gelir. Bilimde olduğu gibi aynı koşullarda aynı sonucu veren bir kesinliği yoktur sanatın. Hayal gücü devreye girer. İnsan faktörü ve onun bitmek tükenmek bilmeyen ihtirasları. Anlatılacak 8 konu vardır diye başlanır söze ama nasıl anlattığınız hayranlık uyandırır. Bugün gelinen noktada insanlık büyük sınavlarından birini verdi pandemiyle. Kendi mütevazı hayatına hapsoldu bir zaman. Yerelde büyük bir deprem yaşadık ve binlerce kez üzüntüye boğulduk. Varlığımızı sorguladık. Ne kadar küçük bir yer kapladığımızı evrende. Çıkmaya, uyanmaya çalışıyoruz halihazırda. Farkettik ki bir diğerimiz olmadan sürdürülmüyor bu yaşam denilen karmaşa. Farkettik ki varlığımızı bir başkasının bizi anlamlı kılmasına borçluyuz. Anlattıklarımız, anlatacaklarımız hep ötekine dair. Birimiz olmadan diğerimizin varlığı ispatlanamıyor. Bir arada olmamız gerekiyor, dayanışmamız ve üretmemiz. Sanat burada devreye giriyor. Tiyatro en direk ifadeyle bunu yüzümüze vuruyor. Aynı göğün altında aynı acıları ve sevinçleri yaşayan insanların nasıl farklı yaşamlar, yollar çizdiğinin bir ifadesi olarak karşımızda duruyor. Tiyatro iyidir, iyileştirir diyoruz sıkça. Bu doğru. Ancak tiyatronun da beslenmeye, sevilmeye ihtiyacı yok mudur? Salonların dolu olmasına, alkışların yükselmesine, göz temasının kurulmasına, kulislerin paylaşılmasına ve anlatabilmiş olmayı insana dair ne varsa… Bir yaş daha alıyor tiyatro, binbir yaşına giriyor. Senin de hikayen anlatılıyor bunca sene içerisinde. Yalnız bırakma. Sev. Ağla. Gülümse. Katıl. Ama yalnız bırakma. Seninle beraber büyüyor ve büyüyecek. Tiyatroyla kal. Tiyatroda kal…..
Metin PİYALE KATİB Başkanı
