Emek Partisi Giresun Temsilcisi Halit Keskin, Aralık ayı başında toplanacak olan Asgari Ücret Belirleme Komisyonundan işçiler lehine sonuç çıkması için mücadelenin şart olduğunu belirterek, mücadele çağrısı yaptı.

Fuat Köse'ye Sanayi Spor Kulübü'nden Anlamlı Ziyaret Fuat Köse'ye Sanayi Spor Kulübü'nden Anlamlı Ziyaret

Halit Keskin açıklamasında, asgari ücretin en düşük ücret olduğunu belirterek, “Asgari ücret demek en az ücret anlamına gelir ancak işçi ve emekçilere verilen en yüksek ücret olarak kullanılır. Türk İş’in yaptığı araştırmaya göre dört kişilik bir ailenin sağlıklı beslenebilmesi için aylık gıda harcaması 14 bin 25 TL. Bu açlık sınırıdır. Yoksulluk sınırı ise 45 bin 686 TL. 10 aylık enflasyon yüzde 72.50. Hesaplamaya göre dört kişilik bir ailenin yalnızca ekmek masrafı 735 TL. Bu gerçek dikkate alındığında asgari ücretin yoksulluk sınırı üzerinde olması gerektiği bir kez daha anlaşılmaktadır.” dedi.

“Toplantılardan olumlu sonuç çıkmıyor”

Keskin, her yıl yinelenen toplantılardan işçiler lehine bir sonuç çıkmadığının görüldüğünü belirterek, “Asgari Ücret Belirleme Komisyonunun oluşumu işçiler aleyhine. 5 işveren, 5 hükümet, 5 işçi temsilcisi olarak oluşan komisyonda işçi temsilcileri işçinin hakkını istese de oylamada işveren lehine 10 oy kullanıldığı için masada patronlar lehine sonuç çıkmaktadır. O nedenle işçiler, emekçiler ortak mücadele ederek haklarını için mücadeleyi yükseltmelidir. Komisyon sonucunu beklemek yoksulluğa razı olmak anlamına gelir. Başka sendikaları ve emek demokrasi güçlerini mücadeleye çağırıyoruz.” dedi.

“Orta Vadeli Program dayatılacak”

Hükümetin Orta Vadeli Programda belirlediği yüzde 33 enflasyona göre hesap yapacağına dikkat çeken Keskin, “Toplanacak komisyonda OVP dayatması olacak. İktidar ücretleri baskılamak için OVP yasası çıkardı. Burada 2024 enflasyonu hedefi yüzde 33. Oysa hükümetin tahminlerinin bir algı operasyonu olduğu yaşadıklarımızla kanıtlandı. Enflasyonun yüzde 100 üzerinde olacağını deneyimledik.” dedi. 

“Haklar grevlerle ve sokakla elde edilir”

Keskin, Asgari Ücret Belirleme Komisyonuyla yetinmemeliyiz diyerek, “Geçmiş toplantıların sonuçlarını bilerek hareket etmeliyiz. Bu gerçekle ve Asgari Ücret Belirleme Komisyonu toplantısını toplu sözleşme masası olarak değerlendirmeliyiz. Fabrikalarda, sokaklarda taleplerimizi seslendirmeliyiz. Uzlaşmazlık durumunda grev hakkı kullanılmalıdır. Toplantının sonucunu beklemeden toplantıda işçi ve emekçiler lehine karar alınmasını sağlamak için bugünden tezi yok sendikalar, emek ve demokrasi güçleri ortaklaşarak birleşik mücadeleyi başlatmalıdır. İşçi ve emekçilerin partisi olarak mücadeleyi büyüteceğiz.” dedi.