İl Genel Meclis Haziran ayı toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda Fındık hakkında bazı noktalara dikkat çeken İl Genel Meclis CHP Grup Başkan Vekili Mehmet Yılmaz şu ifadeleri kullandı;
"Yaklaşan fındık sezonu öncesi, bizim her dönem olduğu gibi dikkat çekmeye çalıştığımız konu, tabiki alınterimiz göz nurumuz Fındık olacaktır.Öncelikle irdeleyip uyardığımız, Giresun Kalitenin,yani bizim fındığımızın yani dünyanın en kaliteli, Giresun’un Piraziz ilçesinden başlayıp, Trabzon’un Beşikdüzü ve Vakfıkebir İlçesine kadar olan kesimde yetişen Giresun Tombul fındığının geleceği ile ilgili tehlikedir.
Tadı, aroması, ağızda bıraktığı lezzet, iç zarını çabuk atması, yüksek yağ ve vitamin, mineral değerleri açısından diğer fındık türlerinden ayrıcalığı olan Giresun fındığının üretim maliyeti %6 meyilin altında taban arazide yetiştirilen lavant kalite fındıktan oldukça yüksektir. Eğer yüksek eğimli, zor ve yüksek maliyetle elde edilen bu fındığın fiyatı ve diğerlerinden farkı gerçekçi olmazsa yani Kg’da 50 Kr.-1 Tl gibi komik rakamlar olursa, gelecekte Giresun’da bahçeye girecek üretici kalmayabilir demiştik. Bu yüzden Giresun Fındığına maliyet farkını ortadan kaldıracak bir fiyat farkı ile en azından 2023 sezonu için 4 Dolar taban fiyatına ilave 0,5 Dolar yani 10TL civarında doyurucu bir POZİTİF AYRIMCILIK yapılmasında ısrarcıyız.
Fındık için 2. uyarımız, 21 yıllık AKP iktidarının Tarım ve Orman Bakanlarından Bekir Pakdemirli’nin INC Dünya Kuru ve kabuklu meyveler Konseyi kongresinde ilan ettiği, 1 Milyon Hektar fındık üretim alanı, 1 milyon Ton Fındık üretimi gibi arz–talep dengesini kökten bozup, özellikle engebeli arazide yüksek maliyetle fındık üretimi yapan 1. standart bölge dediğimiz Ordu-Giresun-Trabzon illerindeki üreticilerimize emeğinin karşılığını aldırmayacak, ülkemizin döviz gelirini azaltacak ama sadece dış alıcıya para kazandıracak tehlikeli projelerden mutlaka uzak durulmalıdır. Özellikle Batı Bölgesinde Zonguldak Merkezli Orman köylerine 200 Bin fidan dikimini geçtiğimiz yıllarda yine bu kürsüden duyurmuştuk Giresun halkına. Bu iktidar döneminde fındık dikim alanları hızla batıda, hatta Tokat, Gümüşhane ve Maraş illerinde bile yaygınlaştırılmaktadır. Fındığın dikim alanları arttırılarak sorunlarını çözemezsiniz. Eğer Avrupalı alıcının ucuz fındık alması için geçmişte, Çarşamba, Terme, Adapazarı ve şimdi de Bafra Ovasını fındığa açarsanız, hayvanınıza yedirmek için Arpa, mısır, yonca, fiğ hatta samanı, insanınıza yedirmek içinse pirinç, bulgur, mercimek, buğday gibi her türlü bakliyatı ithal etmeye devam edersiniz.
Türkiye Tarımının en temel sorununun, bir topografyasının, bir planlamasının olmamasıdır. Yani neyi, nereye, ne kadar ekip dikeceğimizin belirlenmemesidir. Özetle, Tarımda asla Demokrasi olamayacağını mutlaka bilmeliyiz.
Fındık emekçisi halkımızın dikkatini çekmek istediğimiz 3. konu da Fındık Piyasasında kısa adı TMO olan Toprak Mahsullari Ofisinin rolüdür.
Geçmişte, arz fazlası fındığın hazine eliyle piyasadan alınması görevi FKB eliyle yapılır ve Fındık Piyasası bu şekilde regüle edilirdi. Maalesef AKP İktidarı bu görevi FKB den alarak TMO'ya vermiştir. Ancak yeterli, tecrübeli ekibi, ekipmanı özellikle uzun süre sağlıklı fındık stoklamaya uygun depoları olmayan TMO bu görevini el yordamı ile yapmaya çalışmakta, özellikle sezon öncesi yaptığı düşük fiyatlı satışlarla fındık fiyatlarının düşmesine neden olmaktadır. Yani AKP İktidarı ve TMO, diğer bir deyişle üreticimizin ayağına kurşun sıkmaktadırlar.
Aslında fındık fiyatlarının üreticinin lehinde oluşması ve ülkemze daha fazla döviz girmesi için görev yapması gereken TMO’nun, tam tersi tekel dış alıcının istediğ gibi bir fiyat oluşmasına katkı verdiğini apaçık görüyoruz. Serbest piyasada fındık fiyatları 3 Doları aştığında TMO hemen 3 Doların altında satış ile devreye giriyor. Böylelikle aslında sezon başında iktidarın TMO üzerinden açıkladığı taban fiyatının, bir taban fiyat değil, tavan fiyat yani dış alıcının istediği dolar bazında bir fiyat garantisi olduğu ortaya çıkıyor.
TMO’nun dış alıcılara fiyat garantisi dışında sağladığı diğer faydajar ise, söz konusu firmalar sezon başı itibarı ile fiyatlar düşükken talebinin tamamını stoklaması gerekirken, bu stok maliyetini de TMO üstlenmiş oluyor. Çünkü istediği fiyattan ne zaman istese TMO'dan fındığını alabilmektedir. Depo kirası, elektrik, işçi gideri, stoklayacağı fındığın alımı için kullanacağı dövizin kredi faizinden de kurtulmaktadır dış alıcılar. Geçmişte alivre sözleşmeleri ile tedarikçi Türk firmalarının sırtına yıkılan tüm ticari riskler bugün artık yok. Tek alıcılı Monopol bir fındık piyasası ve alıcının iki dudağına teslim. İktidarın TMO eliyle dış alıcılarla zımmi bir anlaşma yaptıkları aşikar. 3 Dolar altında garantili Fındık fiyatıyla işte size AKP’nin İtalyan seven Yerli ve Milli Fındık Piyasası ve Politikaları.
Değerli arkadaşlar, son 6 yıla şöyle bir göz attığımızda en yüksek, kabuklu fındık hesabıyla 3,36 Dolar/Kg olarak, 2019-2020 sezonu satılan fındık kabuklu hesabıyla 689 Bin Ton, elde edilen gelir 2 Milyar 312 Milyon Dolardır. 2022-2023 sezonunun 9 ayındaki ihracaatın kabuklu hesabı ortalama fiyatı ise maalesef ortalama 2,8 Dolar/Kgdır.
Eğer yeni sezon öncesi TMO'ya 3 doların altında fındık sattırılırsa, vay geldi başımıza. Ağustos ayında başlayacak Yeni sezondaki fındık, 2 Dolar civarında piyasaya başlar. Bu fiyatlar yani 4 Dolar’ın altında oluşacak fiyatlar fındık üretimini, özellikle Giresun kalite için sürdürülebilir olmaktan çıkaracaktır .Üreticimizi de çok büyük bir zararla karşı karşıya getirecektir. Uyarması bizden."
Yorumlar