GİSİAD Başkanı Gezmiş yaptığı yazılı basın açıklamasında, Türkiye’de daha önce 1990, 1994, 2000, 2001, 2008 yıllarında da ekonomik krizler yaşandığını, ama hiçbirinin içinde bulunulan ekonomik kriz kadar tahribat yaratmadığının altını çizdi.
Gezmiş, “Çünkü daha önceki krizlerde borçluluk bu kadar yüksek değildi. Son 5 aydır yaşanan ekonomik krize hem kamu, hem bireyler, hem de şirketler yüksek borçla yakalanmıştır. Ekonomik kriz demek; gelirlerin ve dolayısıyla alım gücünün azalması demektir. Gelirlerin azalması da borç ödeme kapasitesinin düşmesi ile eşdeğerdir. İşte bu yüzden, ekonomik krize yüksek borçla yakalanan Türkiye, gelmiş geçmiş en yüksek tahribatlı krizini yaşamaktadır” dedi.
“İşletmeler maaş ödeyemez, borç döndüremez hale geldi”
Ekonomik kriz nedeniyle işletmelerin işçi maaşlarını ödemekte ve borçlarını döndürmekte zorlandığını belirten Gezmiş şunları kaydetti;
Pandemi nedeniyle borçlarını ötelemek zorunda kalan iş dünyası tam yaralarını sarmaya hazırlanırken maliyetler bir anda beklenmedik şekilde artmış, ekonomik kriz zaten yaralı olan iş dünyasını mali anlamda güçsüz ve hazırlıksız yakalamıştır. Mart ayında TÜFE % 61, ÜFE % 115'e çıkarak korkutucu seviyelere yükselmiştir. Artan fiyatlar nedeniyle ticaret durma noktasına gelmiştir. Her gün değişen fiyatlar nedeniyle ticaret erbabı maliyet analizi yapamamaktadır. Kredi faizleri % 35'lere dayanmış, bankalar sabit faizli kredi vermeyi durdurmuştur. Artan fiyatlar karşısında işletme sermayeleri sürekli erimekte, kredi limitleri düşük kalmaktadır. Öngörülemez piyasa koşulları bankaya verilen teminatların neredeyse yok pahasına düşük bedelle ekspertiz değerlemesine yol açmakta ve ciddi anlamda kredibilite sorunu yaşatmaktadır. Maaşları ödemekte ve borçlarını döndürmekte zorlanan iş dünyası, söz konusu nedenlerle ciddi şekilde finansmana erişim sorunu yaşamakta ve önünü görmekte zorlanmaktadır. Adeta stagflasyon durumu vardır. Bu durumdan tüm iş hayatı zarar görecek, önlem alınmazsa iflaslar ve işsizlik artacaktır. Ekonomide kalıcı hasar oluşmaması ve işsizliğin daha da artmaması için acilen destek paketlerine ihtiyaç vardır. İçinde bulunduğumuz şartlar mücbir sebep kabul edilerek üretenler ve istihdam sağlayanlar ivedilikle desteklenmelidir. Akaryakıt, asgari ücret, elektrikteki vergi yükünün azaltılması, vergi-SGK ödemelerinin sıfır faizle 1 yıl ertelenmesi ve uygun faizli KGF kredilerinin uygulamaya alınması zordaki işletmelere biraz olsun nefes aldıracaktır.”
“Enflasyon kontrol altına alınmalı, belirisiz günler geride kalmalı”
Gezmiş açıklamasının sonunda, “İş dünyasının bu kriz ortamında, hızla masraflarını minimize etmesi, maliyet analizlerini piyasa koşulları çerçevesinde her gün gözden geçirerek güncellemesi, tabiri caizse “ayağını yorganına göre uzatması” oldukça önem arz etmektedir. Umarız en kısa sürede enflasyon kontrol altına alınır ve bu belirsiz günler geride kalır” ifadelerini kullandı.
